AİHM’YE BAŞVURULAR ARTTI
“Avrupa Insan Hakları Mahkemesi’ndeki milli sel sıfatım, hem da mahkemenin başbuğ yardımcısı konumumla bu değerlendirmeyi yapıyorum. Milli baskın kendisine şu hususa özen çekmeliyim: Mahkememize Türkiye’ye alın yapılan başvurular serencam dönemde aheste bire bir artım gösterdi. 2015 yılında Türkiye’ye karşı yapılan referans sayısı 8 bin 400’dü. Geride bıraktığımız 2016 yılında bu kopya 15 bin 800’e artık. Yılda alelumum 3 bin dolayında müracaat gelirken, bu benzer geçen yıl alelhusus 15 Temmuz bilahare 8 bin civarına yükseldi. Şu dakika müracaat sayısı 16 bin dolayında.
ŞİKÂYETLER ÖNCEKI İÇERİDE HALLEDİLMELİ: Başvuruların az olması, bu şikâyetlerin büyüklük ortamında çözüme kavuşturulması, anne öge olmalıdır. Bizim amacıyla
muhteşem olan Avrupa Insan Hakları Sözleşmesi ve mahkemenin içtihatlarının, yerinde yani devlet süresince uygulanmasıdır. Devletler sözleşmeyi uygulasın kim, Strasbourg’üstelik bizim önümüze az referans gelsin. Ittifak domestik makamlar aracılığıyla uygulanmalı, türe ve hürriyet ihlalleri durumunda gözetilmelidir.
BİZE GELMEYİN, ILK AYM’YE GİDİN DEDİK: 15 Temmuz’dan bilahare ani önümüze mevrut şikâyetlerde nazik ayrımsız artış olunca bundan iki ay büyüklüğünde önceki duruşma yerine tıpkı karar çıkarttık (Zihni kararı). Yasa hükmünde kararnamelerle görevlerine serencam verilen kişiler üzere hiçbir muhakeme usulü öngörülmüyordu. AİHM olarak bu kararımızda bu durumdaki kişilerin referans yoluyla Anayasa Mahkemesi’hangi gitmeleri gerektiğini söyledik, “Bu yolu deneyin, oraya gidin, çöz hususiyet yolunu tüketin, ondan sonradan bize eş” dedik. Bu karardan dahi sonraları Temel Mahkemesi’nin önüne mevrut davaların sayısı 65 bine imdi. Esas Mahkemesi’nin bu davalarla elbet saksı edeceği ayrı tıpkı konu.
BAŞVURU HAKKI OLMALI: Bizim meseleye bakışımız şudur: Sözleşmenin uygulanmasında kıygın olduğunu söyleyen kişilerin referans hakkı olması gerekir. Bunun üzere dahi bu kök müracaat yollarının açılması gerekiyor. AİHM birlikte yaratılan bu referans yollarını motivasyon ediyor. Söz Gelişi elan önceki tafsilatlı süren yargılamalar amacıyla 2013 yılında bir tazminat komisyonu kurulmuştu. İtirazlara bu komite bakmaya başladı, sonraları yetkileri bambaşka alanlara da genişledi. Tazminat komisyonunun gani işlediğini düşünüyoruz.
KURUL KARARINA DAHI İTİRAZ HAKKI MAJÖR: Türkiye’de kurulması kararlaştırılan alt kurul bu başvuruları görüşecek. Bu, müspet bir gelişme. Alt Kurul ayrımsız şiddet organı değil, yönetsel aynı kurul. Buradaki yüce dideban, bu kurulun kararlarına alın yönetsel karar için gidilebilecek olması. Bizim için bu çok eke. Bu asamble kararları karşısında yargıya başvurulduğu sürece bu bizim amacıyla uygun aynı yoldur. Geçerlilik denetimine örtüsüz olduğu amacıyla kişiler bu kurula başvurmalı, bu yolu kullanmayı denemelidirler.
SÜRATLİ VE ÇALIŞKAN ÇALIŞMALI KOMITE SIRF BU BAŞVURULARA BAKACAK: (Oluşturulacak kurulun 65 bin dosyayı incelemesinin ahit alacağı eleştirileri hakkında) Şöyle düşünelim; Kanunuesasi Mahkemesi direkt bakacak olsaydı dahi benzeri genişlik söz konusu olacaktı. Mahkeme 65 bin dosyaya pekâlâ bakacaktı? Idari aynı kurul olduğu için altyapısı hazırlandıktan bilahare çabucak bu işe bakacak olmaları aynı avantajdır. Ayrıksı mahkemeler (AYM, AİHM) üzere ayrıksı işlere bakarken tıpkı dahi bununla kuşkusuz başa çıkacağım demeyecektir, hepten bu işe bakacaktır. Gecikmeler mümkün. Olabilir olduğunca sıkı ve etkili çalışmaları gerekiyor. Bugünden yarına karar veremez amma ayrımsız yerden başlaması gerekiyor.”